Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdülaziz bin Salman, geçtiğimiz günlerde başkent Riyad'da düzenlenen Future Investment Initiative konferansındaki bir panelde “Yenilenebilir enerji konusunda başka bir Almanya olacağız. Hedefimiz bu konuda öncü olmak” dedi. Almanya çok fazla güneş alan bir ülke olarak bilinmemesine rağmen devlet sübvansiyonlarıyla dünyanın en büyük güneş enerjisi üreticilerinden biri haline geldi.

Doğaya duyarlı yeşil hidrojen üretimi, güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları ile sağlanabiliyor. Mavi tür hidrojen ise doğal gazdan üretiliyor ve sera gazı emisyonlarının atmosfere karışmaması için önlem alınması gerekiyor. Yenilenebilir enerji kaynakları ile yeşil hidrojen üretimi ise mavi türe göre daha maliyetli olmasıyla biliniyor.

10 Ocak’ta Prens Salman, Suudi Arabistan’ın kuzeybatısında NEOM adı verilen bölgede kurulan ve net sıfır karbondioksit emisyonu prensibiyle inşa edilen “The Line” isimli şehri dünyaya tanıtmıştı. (Fotoğraf: Reuters)
NEOM'DA DÜNYANIN EN BÜYÜK TESİSİ İNŞA EDİLİYOR
Suudi Arabistan'ın enerji devi Saudi Aramco, mavi hidrojen konusunda ülkede başı çekiyor. Diğer yandan yeşil hidrojen üretimi söz konusu olduğunda, Pennsylvania merkezli Air Products & Chemicals Inc. Ve yerel ACRA Power International firması, Kızıldeniz kıyısındaki NEOM'da dünyanın en büyük yenilenebilir enerji kaynaklarıyla enerji üretim tesisini kuruyor. Proje ilk olarak Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından duyurulmuştu.

İtalya, Suudi Arabistan ve BAE'ye silah satışını durdurdu
Veliaht Prens'in diğer adımlarından biri de ülke ekonomisini petrol bağımlılığından kurtarmak için Japon şirket SoftBank'la bir anlaşma imzalamak olmuştu. Japon şirketle 200 gigavatlık bir güneş enerjisi santrali için adımlar atılmıştı. Bu santral 200 milyar dolara mal olacak ve 100 bin kişiye istihdam sağlayacak. Santralle birlikte elektrik üretimi harcamalarındaki tasarruf 40 milyar dolara ulaşacak.

HEDEF PARİS İKLİM ANLAŞMASI TAAHHÜTLERİNE ULAŞMAK
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdülaziz bin Salman, katıldığı panelde, Suudi Arabistan'ın elektrik sektörünün yarısını gaza dönüştürmeyi planladığını, geri kalan enerjinin ise yenilenebilir enerji ile besleneceğini ifade etti. Ülkenin karbon nötrlüğünü taahhüt ettiğini söyleyen Enerji Bakanı, Paris İklim Anlaşması'na da değinerek, anlaşmada belirlenen hedeflere ulaşacak olmanın, Suudi ekonomisini petrole daha az bağımlı hale getireceğini vurguladı. Şu anda, krallık elektrik santrallerinde bol miktarda petrol yakıyor.

PETROL SUUDİ ARABİSTAN İÇİN HALA ÇOK ÖNEMLİ
Suudi Arabistan, dünyada petrol ihracat eden ülkeler arasında birinci sırada. Petrol, ülke ekonomisi için çok büyük bir anlam ifade ediyor. Suudi Arabistan, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) tedarikleri kısıtlama ve fiyatları artırma çabalarına da öncülük ediyor. Aynı zamanda Ekonomi Bakanı Abdülaziz, dünyayı etkisi altına alan Covid-19'un ekonomiye olabilecek olumsuz yansımalarından da endişeli değil. Bakan Abdülaziz, yine aynı panelde yeni corona virüsü dalgasının etkisinden, Krallığın endişe duymadığını dile getirdi ve “Daha fazla endişelenmemizi gerektirecek bir durum yok” ifadelerini kullandı.

PETROL STOKLARI CORONA VİRÜSÜNE RAĞMEN DÜŞTÜ
Almanya ve Çin'in de dahil olduğu dev ekonomiye sahip birçok ülkede, ciddi Covid-19 kısıtlamalarına rağmen, petrol stoklarında düşüş meydana geldi. Bakan Abdülaziz bu durumu “İyiye işaret” olarak nitelendirerek, “Umarım bu kısıtlamalar daha yüksek seviyelere çıkmaz. Ancak biz ülke olarak her türlü duruma hazırlıklıyız. Bizim mottomuz ihtiyatlı olmak” açıklamasında bulundu.

Kaynak: Bloomberg